İlginç tarihi dokularıyla müzeleri bünyesinde barındıran Kapadokya farklı bakış açısıyla kendisini gösteren Avanos Saç Müzesi ile bir ilki gerçekleştirmektedir.

Müze, sanat ve bilim eserlerinin saklandığı, halkın görmesi için sergilendiği yer veya yapılardır. Asıl amaç tarihsel zenginliği gözler önüne sermek, bilimsel ve kültürel devamlılığı sağlamaktır. İnsanların eskiye duyduğu merak ile eskiden kalma nesneleri toplaması ile ortaya çıkmıştır müze kültürü. Ülkemizde çok fazla müze var, ancak bazı müzeler gerek hikâyesiyle gerek eserleriyle diğerlerine göre çok daha ilgi çekici olmayı başarıyor. Kapadokya geziler listesine alacağınız Avanos Saç Müzesi gibi. Saç müzesine ayrı bir başlık atmak lazım çünkü müze olmak kaygısıyla yoluna başlamış bir müze değil. “Bir anı parçasının yolcuğunun geldiği nokta” tabiri onu çok daha iyi özetlemektedir. Yaşam farklı kültür ve özellikler ile yeni müzelere kapılarını açmaktadır.

Müzeler şehirlerin kimliğidir. Bir şehri anlamak ve tanımak için müzelerini gezmek yapılacak en doğru adımdır. Müzeler; yaşayan kahramanlardır. İçinde bulunduğu şehrin yansımasıdır. Zamanla asimile olan şeyleri barındırandır. Şehrin zaman tünelini sizlere sunar. Müzeler sayesinde geçmişin aslında geçmemiş olduğunu görürüz ancak Avanos Saç Müzesinde bir şehri değil insanların izlerini görmüş olacaksınız. Bu sebeple dünya çapında namı salınmış bir müze olarak 1988 yılında Guinness rekorlar kitabına girmeyi başarmıştır. Birçok ülkenin yerel medyasında adından söz ettirmiş olan bu ilginç müze her sene dünyanın her yerinde turistlere ev sahipliği yapmaktadır.

Avanos Saç Müzesi Hikâyesi

Saç müzesi Nevşehir’in Avanos ilçesinin merkezinde yer alıyor. Kapadokya’nın en dikkat çeken noktalarından biri olan Avanos, Kızılırmak nehrinin ortasından geçtiği bir ilçe. Tarihi yapıları ve mistik dokusu ile ön plana çıkan bu ilçe, doğal güzellikler yönünden de oldukça doyurucu bir zenginlikte. İlçenin kent meydanında yer alan Saç Müzesi bu mistik dokuların başında gelmektedir;

Sizin de müze dendiğinde aklınıza sanat değeri yahut ta mimari özellikleri olan sanat yapıtlarının sergilendiği binalar geliyor değil mi? Çünkü sayıları o kadar çok ki bu tarz müzelerin. Peki, müzelerde bir eserin yahut ta bir yapıtın sergilenmesi için değerli ve farklı mı olması gerekir ya da üzerinden yıllar geçen bir eskimişliğimi olması lazımdır? Asla. Belki şaşıracaksınız ama müzelerde sergilenen hiçbir şeyin bir kritere bağlı kalma zorunluluğu yoktur. İşte Tam da bu sebeple, dünyadaki bazı müzeler birbirinden farklı içerik ve sunumlar ile milyonlarca ziyaretçiye ev sahipliği yapıyor ve bunların en ilginçlerinden bir tanesi de ülkemizde yer alıyor.

Saç müzesinin hikâyesi; Diğer müzelerin aksine müze olma yoluyla başlamamıştır. Ufak bir anı parçasının yolculuğuna bir sürü anı parçasının eşliği ile oluşmuştur. Diğer müzeler gibi eskiyi barındırmak değil, amacı insan vücuduna ait bir parçaya ev sahipliği de denebilir. Ya da anı kumbarası olarak da nitelendirebilir. İşte bu yüzden diğer müzelerden oldukça farklı ve ruha hitap eden bir müze olarak öne çıkmaktadır. Bir çanak ustasının atölyesi iken atölye sahibinin 3 ay boyunca arkadaşlık ettiği Fransız hanımın memleketine dönecek olması üzerine çanak ustası hatıra amaçlı saçlarını çok beğendiği için bir tutam saçının bırakmasını ister ve üzerine iletişim numarasını yazarak duvara asar. Bir özlem gidermek ya da anmak için yapılan bu eylem sonralarda çok başka bir boyuta taşır kendini. Atölyeye çömlek yapmak ya da satın almak için gelen misafirlerin; duvarda asılı saçın varlığını merak etmesi üzerine neden orda asılı olduğunu sorup hikâyesinden etkilendiği için, her gelen misafir bir tutam saçını iletişim bilgileri ile duvara asar ve müze olma serüveni bu şekilde katkı sağlamış olur.

1978 yılından bugüne kadar 16 bin kadının saçına ev sahipliği yapmakta olan bu müze git gide saç sayısını arttırmaktadır. Aslında başta belki de insanların iletişim bilgilerini yazarak kendileri ya da tanıdıkları geldiklerinde saçlarını kolay bulabilmek için yaptıkları bu durum sonrasında çok başka boyuta geliyor ve saçları dünyanın dört bir yanından gelen konukları karşılamaya başlıyor. Atölyenin duvarları saçların ahengi ile dolarken atölyenin sahibi olan çanak ustasının bu durum hoşuna gidiyor ve her yıl buradan rastgele seçtiği saç sahiplerine tatil hediye etmeye başlıyor. Tatile gelenlerin bütün masrafları çanak atölyesi tarafından karşılanıyor ve gelenlere tadına doyum olmayacak bir tatil imkânı sağlıyor. Bu adım ile artık ünü sınırları aşıyor ve ziyaretçi akınına uğramaya başlıyor. Bu gelişmelerden sonra müze unvanını almayı hak ediyor bununla da kalmıyor Guinnes rekorlar kitabına adını yazdırıyor. Saç müzesi Dünya üzerinde sadece Avanos’ta bulunuyor. Dünyanın en ilginç 6.müzesi olarak bilenen müze bir mağara içinde olması ile de misafirlerine otantik bir müze deneyimi sunuyor. Sadece müzeyi bile ziyaret etmeye gelen yüzlerce turist var.,

Müzeyi her ziyaret edenin bir gelenek haline getirdiği saç asma hareketi her geçen sene giderek daha da artmaktadır. Astığınız bir tutam saç yıllar sonra evladınız ya da bir başka tanıdığınız tarafından orda bulunabilecek olmasının hissettirdikleri ise oldukça anlamlı. Diğer müzelerde şehre ait bir iz bulurken burada kendinize ait bir iz bulunabilecek olmanızın verdiği haz dünya çapında neden bu kadar ünlü bir müze olduğu sorusunun yanıtı.

Saç Müzesine Ulaşım

Saç Müzesi’ne ulaşım oldukça basit, öncelikle Nevşehir üzerinden Avanos’a gelmelisiniz. Sonrası kent meydanında görürsünüz zaten. Ayrıca Göreme üzerinden gelenlerde Göreme-Avanos arası kişisel araçla 5 dakika sürmektedir. Kolayca ulaşım sağlayabilirsiniz.(Nevşehir – Avanos arası 20 km, Kayseri – Avanos arası ise 64 km.)Nevşehir’e yolunuz düşer ise muhakkak saç müzesine uğrayıp kendinizden yahut ailenizden birinin saçını sizde bu hikayeye dâhil etmeyi unutmayın. Kim bilir bir gün torunlarınız sizi oradaki anınız ile yâd edecektir.

Her gün 8.30-19.30 saatleri arasında açık olan müzenin bir diğer adı ise “Chez Galip” dir. Müzeye giriş ücreti 5 TL’dir. Ufak bir ödeme ile dünyanın en ilginç müzelerinden biri olan saç müzesi siz değerli konuklarını bekliyor.

Avanos’ta gezilecek yerler hem yürüme mesafesinde hem de sizleri tatmin edecek niteliktedir. Bunlar;

• Güray Müze
• Avanos Ören yeri
• Kapadokya yaşayan miras müzesi
• Araba ile 2 dakika uzaklıktaki Peri bacaları yer almaktadır.

Avanos’ta Nerede Kalınır?

Avanos’a gelip de konaklamadan dönmek büyük bir hata olur. Her mevsimi şiir niteliğinde olan bu şehrin en muazzam zamanı ise bahar aylarıdır. Mayıs aylarında ilçeyi saran çiçek kokuları eşliğinde tarihi içinize çekeceğiniz bir gezi olacak. Hava karardığında şehrin ışıkları Kızılırmak üzerinde ahenkle dans ederken nisan-mayıs aylarında esen rüzgârın saçlarınızı okşaması eşliğinde manzaraya karşı çay yudumlamanın verdiği hazzı unutamayacaksınız.

Avanos’ta konaklama alanları Göreme çevresinde yoğunluk göstermektedir. Bunun sebebi olarak Peri Bacalarının ve balon turlarının bu bölgede olmasının da etkisi olduğunu söyleyebiliriz.

Burada ki oteller, modern mimariden arındırılarak genel itibari ile mağara ya da taştan oluşan butik oteller olarak şeklini almıştır. Bu halleri turistler tarafından ilgiyle karşılanmaktadır. Bazı butik otellerin bahçelerinde havuzlar yer almaktadır. Fakat buradaki oteller sadece konaklama ihtiyacını karşılayarak otelde minimum zaman geçirip etrafı keşfetmenizi sağlamaktadır. Kendi bünyelerinde de turlar düzenleyerek sizleri sistematik bir şekilde gezdirmektedir. Daha çok sade ve butik otellerin bulunduğu ilçede önemli turistik alanlara yürüme mesafesinde ulaşabilmekte olumlu taraflarındandır. İlçede yer alan başlıca konaklama yerleri arasında Sevdalı Konuklar Konukevi, Akman Butik Otel, Suhan Cappadocia Hotel & Spa, Duru Hotel Cappadocia, By Cappadocia Hotel & Spa ve Miracle Cave Hotel bulunmaktadır.

Kapadokya, dolayısıyla Nevşehir ve Avanos ile burada bulunan tarihi yapı hakkında fotoğrafçı olarak turanay.com.tr sitemden sizlere daha fazla yardımcı olmaya çalışacağım.